DÜNYA DİPLOMATLAR BİRLİĞİ (WDU) KIBRIS OFİSİ TÖRENLE AÇILDI

WDU kısaltması ile tanınan, uluslararası anlaşmazlıkların çözümü ve iş birliği konularında faaliyet gösteren,  Birleşmiş Milletler Teşkilatı tarafından akredite edilmiş ‘Dünya Diplomatlar Birliği’nin Kıbrıs Temsilciliği’nin açılışı, düzenlenen bir  tören ile gerçekleştirildi.

WDU Merkez Genel Başkan Yardımcısı ve Kıbrıs Başkanı Serhat Akpınar’ın girişimiyle ülkemizdeki faaliyetine resmi olarak başlayan WDU Kıbrıs Ofisi’nin açılış törenine;  İçinde yer aldığı Kıbrıs Amerikan Üniversitesi’nin (KAÜ) Lefkoşa’daki Cloud Binası’nda,  yurt içi ve dışından seçkin isimlerin yer aldığı bir davetli topluluğu katıldı.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin Gezici Büyükelçiliği yanında; Öncülüğünü yaptığı, çeşitli ulusal ve uluslararası misyonlardaki görevlerine ek olarak geçtiğimiz dönemde; Dünya Diplomatlar Birliği’nin (WDU) Başkan Yardımcılığı görevine seçilen Girne Amerikan Üniversitesi  (GAÜ) Kurucu Rektörü Serhat Akpınar, aynı anda WDU Kuzey Kıbrıs Başkanı olması sebebiyle de, açılış organizasyonunda ev sahipliğini üstlendi.

GAÜ’den yapılan açıklamaya göre; Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Meclisi Başkan Yardımcısı Zorlu Töre ve Ulusal Birlik Partisi Genel Başkanı Ersin Tatar ile birlikte; WDU-Dünya Diplomatlar Birliği Genel Başkanı Dr. Gunther Meinel, Genel Başkan Yardımcısı ve Türkiye’deki Albayraklar Şirketler Grubu Başkanı Adnan Albayrak,  WDU Merkez Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Karabulak, WDU Türkiye Başkanı Sertan Ayçiçek, WDU Merkez Hukuk Müşaviri Dr. Gerhard Prengel, WDU Yönetim Kurulu Üyeleri, Albayraklar Şirketler Grubu Yetkilileri’nin de yer aldığı ‘WDU Kuzey Kıbrıs Ofisi’nin açılış töreni,  WDU Merkez Genel Başkan Yardımcısı ve Kuzey Kıbrıs Başkanı Serhat Akpınar’ın açış konuşması ile başladı.

Konuşmasında, bölgesel ve küresel barış adına Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nden önemli bir adım atıldığına vurgu yapan Akpınar,  temsilciliğin açılışının tarihe not edilmesini isteyerek;  “ çalışma ve faaliyet alanımız, sadece Avrupa Birliği Ülkeleri paydası üzerinden oluşmamaktadır. Misyon, Birleşmiş Milletler Teşkilatı’na üye tüm ülkeler nezdinde etkinlikle sürdürülecektir.” dedi.

WDU Merkez Genel Başkan Yardımcısı ve Kuzey Kıbrıs Başkanı Serhat Akpınar; Özel davetlilerin yanında kalabalık bir akademik dinleyici kitlesine yönelik konuşması esnasında,  Kıbrıs ve Ada’yı "Geçmişin Suskun Bilgesi" olarak nitelendirdi. Akpınar, “ En az beşbin yıldan bu yana, sadece antik denizciler değil, Akdeniz'e komşu toplumlar, refahları için bu Ada'ya, bu sahillere güvenmiştir.’Geçmişin Suskun Bilgesi’ halen hayattadır. Gelip geçen çocuklarıdır. İnanıyorum ki; Bu bilgenin yaşadıklarını yeniden yorumlayabilirsek eğer, aslında doğal bir koşum takımımızın var olduğunu, yeniden idrak etme şansını bize verecektir.Yani; çabamız; Geçmişin Suskun Bilgesi'ni yeniden konuşturabilmektir. Kısaca; Bu kuşakların da söyleyebileceği ‘bilgelikleri’ olabilmelidir. Durum; Ne yazık ki, bugün için öyle değildir. Adalet, eşitlik ve özgürlüğün doğru tanımı; küresel olarak öncelikli olarak insan hakları ile ilgilidir. Ancak ekonomik ihtiraslar, radikal milliyetçilik, ideoloji, din, ırk, cinsiyet ve partizanlık gibi kavramlar ana sorunlara ulaşılmasına çoğunlukla engel oluyor, geçmiş yüzyıllarda olduğu gibi. Yani; beşbin yıl boşa mı geçti? ” değerlendirmesini yaparak, “ hiç mi ders çıkaramadık?” sorusunu da yöneltti.

Dünya barışına katkıda bulunacak, çatışma, kriz ve savaşları önleyecek, çıkanları da süratle durduracak eylemlere ve organizasyonlara her zamankinden daha fazla gereksinim olduğunun altını çizen Akpınar, “ Evet, son 3 bin yılda; en büyük savaşlar ve felaketler bir görüşe göre; erkeklerin yönettiği bir dünyada yaşanmıştır. Ama, yeni bin yıl çocuklarımızındır. Belki de annelerin, kadınların ve gençlerin yönettiği bir dünyayı da deneyeceğiz. Ancak; Toplumda bir yer bulmak, sosyal, ekonomik ve çevresel sorunlara karşılık vermek için,  geleneksel okuryazarlık ve matematiksel beceriler artık yeterli değilken, okuryazarlık hakkının bile bireylerin elinden zorla alındığı bir dünyada yaşayıp yaşamadığımızdan kesin olarak emin olmalıyız. Aksi, insan ırkı için bozgundur. Beşbin yıl, boşa gitmiş olamaz. Belki de, tüm canlılarda bulunan ‘vahşilik veya saldırganlık geninin’, insan ırkı açısından en etkisiz hale getirilebileceği bir kritik zaman eşiğinin önünde değil miyiz sizce de?” şeklindeki görüşlerini savundu.

“Toplumların ufkunu coğrafya ile kısıtlamaktan vazgeçmeliyiz”

Akpınar "Tüm dünya kendine, özellikle 2030 ve sonrasında nasıl bir dünyada yaşamak istediğini sorarken; bizlerin bu soruyu sormaması, ‘Geçmişin Suskun Bilgesi’nin önüne set çekmek olacaktır. Örneğin, Kıbrıs Sorunu'na endeksli yaşamak, kendi toplumumuzun ilerlemesini duraksatmaktan başka bir şeye yaramadı, yaramayacaktır. Toplumların ufkunu, coğrafya ile kısıtlamaktan vazgeçmeliyiz. Yine, tüm coğrafyalarda heyecan ile karşılanan BM’nin belirlemiş olduğu  Küresel Kalkınma Hedefleri'nin ana hamurunu ise; Yoksulluğu yok etmek, 'Evrensel İnsan Hakları' düzeyinde eşitsizlik ve adaletsizlikle mücadele ve iklim değişikliğine bağlı sorunlar ki; Bu, Dünya'mızın karşı karşıya olduğu birçok ağır sorunu çözme yönünde,  oldukça cesur bir taahhüttür. Kısacası, bu hedefler gelecek nesillerin yaşamını daha iyi hale getirmek için en büyük fırsatımızdır.

Benzer misyonlarımız ile birlikte, 30 küsur yıllık bir geçmişe sahip Girne Amerikan Üniversitesi öncülüğünde; Eğitim Adası tanımını, bu ülke ile tanıştıran bir markayız. Uluslararası Misyonumuz; Bu paydanın savunucusu olarak ortaya çıkmıştır. Uluslararası Diplomatlar Birliği'nin; Kuzey Kıbrıs Temsilciliği'ni, bugün kardeş üniversitemiz,  Kıbrıs Amerikan Üniversitesi'nin Lefkoşa Cloud Merkezi'nde açıyoruz . Dünya barışı ve refahı ile ülkemizin tanınmasında etkin bir  rol üstlenmiş olacağız.  Biz; Savaş çocukları olarak doğduk. Önceki yüzyıllarda da, bu Ada'da savaşlar oldu. Ama, ‘Geçmişin Suskun Bilgesi’ kulaklarımıza hep şunu fısıldadı;  Burası ezelden beridir, saf barış imgesi; Kutsal zeytin, mersin, defne ve incir ağaçlarının ülkesidir. Barış, onların gölgesi altında dinlenmeyi hak etmektedir”. ifadeleri ile konuşmasını tamamladı.

WDU Merkez Genel Başkan Yardımcısı ve Kuzey Kıbrıs Başkanı Serhat Akpınar’ın açılışta yaptığı konuşmadan sonra kürsüye davet edilen, Cumhuriyet Meclisi Başkan Yardımcısı Zorlu Töre; Kıbrıs Türk Halkı’nın sürdürdüğü diplomasi ile haklarını aramaya çalıştığını, ancak ambargoların buna izin vermediğini vurguladı. Töre; “Avrupa Birliği, Kıbrıs Rum Kesimi’ni bünyesine alarak şımartmıştır. Bu, o zamandan bu yana da; Rum tarafının eşitlik temelinde, hiçbir teklifi kabul etmemesi tezine haksız olarak destek vermiş, güçlendirmiştir.” sözleri ile, WDU  gibi küresel bir organizasyon desteğinin önemine dikkat çekti.

Dünya Diplomatlar Birliği Genel Başkanı Dr.Günther Meinel ise; Dünya üzerinde ‘unutulmuş bir ülke’ durumunda olan Kuzey Kıbrıs’ı Avrupa Birliği’ne entegre etmek için çalışacaklarını dile getirdi. Dr.Meinel; “Dünya çapında temsil edilen güçlü bir organizasyonuz. Kıbrıs Türkünün Avrupa’da üvey evlat muamelesi görmesi, organizasyonumuz bünyesinde kabul görmemektedir. Cesaretli olun, güçlü olun. Çünkü; sizler, çok mükemmel insanlarsınız’’ dedi.

Kıbrıs Ofisi’nin açılış törenindeki son konuşmacı Dünya Diplomatlar Birliği Genel Başkan Yardımcısı Adnan Albayrak oldu. Birliğin, Birleşmiş Milletler nezdinde önemli hizmetler verdiğini belirten Albayrak; ‘‘Sadece, diplomatlardan oluşan bir birlik değiliz. Dünyanın en güçlü ve en prestijli birliği olma yolundayız. Gerek Türkiye, gerekse Kıbrıs’ın kalkınma ve refahına yönelik her türlü iş birliğine açık olduğumuzu belirtmek isterim. Bu, ‘Kıbrıslı Türk’ iş insanları ve çevresini de içine alan içten yaklaşımımız ve düşüncemizdir.” ifadeleri ile, WDU Kıbrıs Temsilciliği’nin yaşama geçirilmesinden duyduğu memnuniyeti ifade etti.

Tören, ofisin resmi açılışını simgeleyen kurdele kesimi ve ev sahibi ünvanıyla, Dünya Diplomatlar Birliği (WDU) Merkez Genel Başkan Yardımcısı ve Kuzey Kıbrıs Başkanı Serhat Akpınar’ın konuklar onuruna verdiği kokteyl ile tamamlandı.